🐘 1. Bölüm: Sessiz Sabah
Bir zamanlar Uzak Orman’da, minik bir fil yaşarmış. Adı Pıtırcık’mış. Kulakları kocaman ama yüreği daha da büyükmüş. Pıtırcık her sabah rüzgârla oyun oynamayı çok severmiş.
Ama bir sabah uyandığında her şey suskunmuş. Yapraklar kıpırdamıyor, ağaçlar sallanmıyor, rüzgâr hiç esmiyormuş.
Pıtırcık burnunu kaldırmış:
— Rüzgâr nereye gitti acaba?
🌬️ 2. Bölüm: Rüzgâr Nerede?
Pıtırcık hemen en yakın arkadaşlarına gitmiş. İlk durağı Cimcime Sincap’mış.
— Cimcime, bugün rüzgâr yok! Oyun oynayamıyorum.
Cimcime kulaklarını dikmiş:
— Ben de fındıklarımı savuracak rüzgârı bekliyordum… Hadi bakalım, onu bulalım!
Beraberce ormanın içinden geçip, Kikirik Kuşuna gitmişler. Kikirik dallarda şarkı söylemeyi severmiş, ama bugün sesi yokmuş.
— Şarkılarımı taşıyan rüzgâr yok… Belki Dede Ağaç bilir.
🌳 3. Bölüm: Bilge Dede Ağaç
Dede Ağaç, ormanın en yaşlısıymış. Dalları göğe uzanır, kökleri toprağın derinlerine inermiş.
Pıtırcık burnunu sallayarak:
— Rüzgâr kayboldu Dede Ağaç. Gördün mü onu?
Dede Ağaç hafifçe gıcırdamış:
— Dün gece rüzgâr çok üzgündü. “Kimse beni fark etmiyor artık” dedi. Sessizce uzaklaştı…
Cimcime şaşırmış:
— Nasıl yani? Rüzgâr da üzülür mü?
Dede Ağaç cevaplamış:
— Her canlının kalbi vardır evlat. Onu sevdiğimizi söylemeliyiz.
🧭 4. Bölüm: Rüzgârın Peşinde
Pıtırcık, Cimcime ve Kikirik hemen yola çıkmış. Rüzgârı mutlu edip geri getirmeye kararlılarmış.
Yol üstünde Pırpır Kelebek, Yumak Tavşan ve Şapşal Kurbağa da onlara katılmış.
Pırpır demiş ki:
— Rüzgâr olmazsa uçamam. Ben de geliyorum!
Tavşan Yumak zıplayarak:
— Rüzgâr kulaklarımı savurur, onu çok seviyorum!
Kurbağa da:
— Rüzgâr yoksa şarkım çalınmaz, ben de geliyorum!
Artık büyük bir dostluk kafilesi olmuşlar.
🏔️ 5. Bölüm: Rüzgârın Tepesi
Yürümüşler, zıplamışlar, uçarak ilerlemişler. En sonunda “Rüzgâr Tepesi”ne varmışlar. Burası rüzgârın doğduğu yer olarak biliniyormuş. Ama her şey sessizmiş.
Ormanın tam ortasında ufacık, mavi bir bulut süzülüyormuş. Bu, Rüzgâr’ın kalbiymiş!
Pıtırcık seslenmiş:
— Rüzgâr! Neden gittin? Biz seni çok seviyoruz!
Rüzgâr mavi bulutun içinden kısık bir sesle konuşmuş:
— Kimse beni fark etmiyor sanmıştım…
Cimcime hemen:
— Ama biz yaprakların dansını, dalların şarkısını seviyoruz! Hepsi senin sayende!
💖 6. Bölüm: Kalpten Rüzgâra
Pırpır Kelebek kanat çırpmış:
— Benim uçuşum seninle güzel.
Kikirik Kuş ötmeye başlamış:
— Şarkılarım ancak seninle duyulur.
Pıtırcık kocaman kulaklarını sallamış:
— Sen yoksan ben oyun oynayamam! Kulaklarım seninle uçar!
Rüzgârın kalbi hafif hafif parlamaya başlamış. Mavi bulut birden kocaman olmuş ve gökyüzüne yükselmiş.
Ve bir anda “fuuuuuu” diye esmeye başlamış! Yapraklar dans etmiş, ağaçlar sallanmış, çiçekler eğilmiş.
🎉 7. Bölüm: Rüzgâr Partisi
Rüzgâr dönünce herkes çok mutlu olmuş. Hemen “Rüzgâr Partisi” düzenlemişler.
Ağaçlar süslenmiş, çiçekler taç olmuş, balonlar gökyüzünde uçmuş. Pıtırcık, Cimcime, Kikirik, Pırpır, Yumak ve Şapşal hep birlikte oynamış.
Rüzgâr da usul usul esmiş, her arkadaşının yanında durmuş. Artık onun da kalbi gülüyormuş.
🌙 8. Bölüm: Minik Bir Ders
Akşam olunca herkes evine dönmüş. Pıtırcık yorgun ama mutluymuş.
Annesi sormuş:
— Bugün neler öğrendin yavrum?
Pıtırcık gülümsemiş:
— Rüzgârın da duyguları varmış. Onu sevdiğimizi söylemek çok önemliymiş.
Annesi sarılmış:
— Unutma yavrum, doğa dostumuzdur. Her canlıyı anlamaya çalışmalıyız.
Pıtırcık uyurken, kulaklarında rüzgârın tatlı sesi varmış:
— Fuuuuu… fuuu… seni seviyorum Pıtırcık…
Gökten üç yaprak düşmüş:
Biri rüzgâra, biri dostluğa, biri de bu masalı dinleyen minik yüreklere 🌿